LOGUSAYIM BEN

Kelime anlamı ile Logusa ”Yeni doğum yapmış kadın” demekken ruhsal anlamıyla ” Ne yapacağım ben” demektir.

Eski günlerden günümüze kadar gelen 40 gün muhabbetti aslında hem bebek hem anne için çok kıymetli günlerdir. O 40 gün bebeğin dünyaya alışma süreci gibi görünürken anneninde bebeğe ve anneliğe alışma sürecidir aslında.

Doğum sonrası en büyük sıkıntıların yaşandığı ve annelerin doğum sonu depresyonu yaşadığı günler işte bu 40 günlük süreçtir.

Herşey güzel başlar, 40 hafta geçer. Ya harika bir hamilelik geçirmişsinizdir ve hayalinizdeki gibi bir doğum gerçekleştirirsiniz. Yada problemli bir hamilelik süreci ve zor bir doğum sizi karşılamıştır. Bunlar doğum sonrasını etkiler mi? Tabiki de etkiler! Zor bir doğum kadının kendini veya bebeğini suçlamasına sebep olabilir. Doğum sonrası herşey yolunda gidecek diye düşünürsünüz. Eğitimler alınmış, kitaplar okunmuştur. Kendinizi tam anlamı ile hazır hissederken birden bir emzirme problemi ile karşılaşırsınız. Ardından gaz ile devam eden uykusuz günler. Uykusuzluğun verdiği sıkıntılar. Herkesin anneden çok bebek ile ilgilenmesi. Kendinizi yetersiz, gereksiz, mutsuz ve çaresiz hissetmeler devamında gelir. Ve işte o 40 gün geçmek bilmez. 40 günün sonunda herşeyin yolunda gideceğine dair inancınız da kalmaz. İşte tam da bunları hissediyorum dediğinizi duyar gibiyim. Gelin şimdi bunların üzerinden bir geçelim ve aslında bunların tamamen ilk kez yaşadığınız annelik duygusu ile alakalı olduğuna anlayalım.

Evet kötü bir doğum gerçekleşmiş olabilir, zaten hamilelikte zor geçmiştir belki. Ama bitti! Artık bebeğiniz kucağınızda. Ve siz dünyanın en güzel, en mucizevi şeyini yaptınız. ANNE oldunuz. Tüm acılar birkaç güne geçecek. Ve doğum anının sadece mutlu kısımlarını hatırlayacaksınız.

Emzirme doğum sonrası olması gereken, üzerine düşülmesi gereken en önemli kısımdır. Ama bu sizi strese sokmamalı. Öncelikle hiçbir bebek açlıktan ölmez. Sonra süt yoksa mecbur kalınırsa bebek başka gıdalar ile desteklenebilir. Evet belki biberon ile bebeğinize mama bile verilmiş olabilir. Hatta bebek anne göğsünü bundan dolayı emmek istemeyebilir. Göğüsleriniz yara olmuş, şişmiş, süt sağma pompaları iyice sizi yormuş bile olabilir. Ama inanın bunlar başına gelen ilk insan siz değilsiniz. Her anne bu süreçlerden geçiyor. Ve bebeğiniz er yada geç sizi emiyor! Siz stres yaptıkça, kendinizi üzdükçe bebeğiniz asıl en çok bundan etkileniyor bunu biliyor musunuz? Sakin olun, güzel bir müzik açın, bebeğinizi öpe koklaya eşiniz ile hiç bıkmadan emzirme deneyin. En olmadı emzirme konusunda destek alın. Hiçbir şey sizin şu hayattaki en kıymetli günleri mutsuz olarak geçirmenize deymez.

Uykusuz geceler gerçekten insanı yoran en zır anlardır. Bu konuda kesinlikle eşiniz, anneniz yada bir kişiden destek almalı, bebek her uyuduğunda sizde uyumalı, bebek görmeye gelmek isteyenleri daha ileri bir tarihe ertelemelisiniz. Bebeğinizin uyuduğu her an gece yada gündüz sizin dinlenme zamanınız olmalıdır.

Herkes bebek ile ilgileniyor, onu seviyor olabilir. Şöyle düşünün sizde bebek görmeye gitseniz eminim ilk, bebeğe ilgi gösterirsiniz. Çünkü onun doğum günü o gün 🙂 Hem ne güzel eşiniz, annenin yada diğer insanlar bebeği severken siz dinlenin, kendinizle ilgilenin. Siz kendiniz için en önemli şeyi yaptınız. Bunun kıymetini kendiniz bilin ve kendinizi sevin. Herşeye herkese siz yetişemezsiniz. Sizin tek işiniz bebeğinizi emzirmek olsun. Bırakın gazını babası çıkarsın, anneanne alt değiştirsin, dede kucağında uyutsun. Yemekleri başkası hazırlasın. Hiç mi akrabanız yok. O zaman size destek olacak bir kişiyi bulun. O da mı yok o zaman bırakın ev kirlensin, yemek en basitinden olsun, misafir ağırlamaya fırsat olmasın. Sizin için tek önemli olan şey bebeğiniz ile geçirdiğiniz bu en güzel günler. Keyfini sürün, şımarın, gülün, yardım alın. Siz muhteşem bir kadın, çok güzel bir eş ve harika bir annesiniz! Bunu asla unutmayın!

Ah keşke o günler geri gelse diyeceğiniz anlar olmasın, ne mutlu bana ki o günleri doyasıya yaşadım dediğiniz anlar olsun.

Yalnız değilsiniz! Bunu hiç unutmayın!